Çalışma Saatleri
Pazartesi - Cumartesi: 10.00 - 18.00
Bizi Arayın
+90 543 341 79 00
e-mail:
info@secilsoylu.com
Anksiyete; kişide “bunalma, sıkışma” gibi hislerin hakim olduğu ve bu bunaltı hissini gidermek amacıyla birtakım savunma belirtilerinin görüldüğü ruhsal bir bozukluktur. Toplam%28.8’e varan yaşam boyu yaygınlık oranı ile en sık görülen ruhsal bozukluklardandır.
Sürekli diken üzerinde olma, geçmeyen huzursuzluk, dikkat ve odaklanma sorunları ile karakterize “yaygın kaygı bozukluğu”,
Yineleyen beklenmedik panik atakları ve sürekli tekrar atak geçirmeye dair yoğun korkuların görüldüğü “panik bozukluk”,
Sosyal ortamlarda sosyal veya performans durumuyla ilişkili yoğun korku/kaygı ile karakterize “sosyal anksiyete bozukluğu”,
Bir nesne ya da durumla ilgili olarak nerdeyse her zaman; bu nesne ya da durumun yarattığı tehlikeyle orantısız şekilde kaygı ya da korku duymanın görüldüğü “özgül fobi” (uçağa binememe, yükseklikler, hayvanlar, iğne yapılması gibi.)
Yukarıda tanımlanan kategorilere ek olarak anksiyete bozuklukluklarının kapalı/açık alan korkusu (agorafobi), ayrılık anksiyetesi bozukluğu, seçici konuşmazlık gibi alt başlıkları da bulunmaktadır.Anksiyete bozuklukları herhangi bir ilaç ya madde kullanımıyla ilişkili olarak ortaya çıkabilmekte ya da başka bir sağlık durumu sonrasında da başlayabilmektedir. Anksiyete bozuklukları bir bireyde tek başına ya da bir arada bulunabilir; başka ruhsal bozukluklara da eşlik edebilir.
Kişilerin yaşam kalitesi üzerinde belirgin olumsuz etkisi olan bu ruhsal bozuklukta tedavi; kişinin yakınmalarının içeriği ve şiddetine göre, yani kişinin ihtiyacına göre belirlenmektedir. İlaç tedavileri semptomların kontrol altına alınması ve yinelemenin önlenmesinde yer alırken; kısa veya uzun süreli psikoterapiler kişinin bir bütün olarak anlaşılması, sorun çözme kapasitesinin geliştirilmesi ve uzun süreli davranış değişikliği üzerinde etkilidir.