fbpx
Çalışma Saatleri Pazartesi - Cumartesi: 10.00 - 18.00
Bizi Arayın +90 543 341 79 00
e-mail: info@secilsoylu.com
img

Kişilik Bozuklukları

Kişilik kavramı, bireyin kendine özgü olan ve diğerlerinden ayırt ettiren uyum sağlayıcı özelliklerini içerir. Bu özellikler kişinin dünyayı görüş, algılayış ve yaşamla başa çıkma biçimini belirler. Kişiliğin oluşumu;

  • Hem doğum öncesi ve sonrası ve çocukluktaki fiziksel/ruhsal koşullar
  • Hem de öğrenme ve toplumsallaşma yoluyla olgunlaşma ile biçimlenir.

Yani bir bakıma kişilik, yaşamın ilk gününden başlayarak birbiri ardına gelen basamaklarla ilerleyerek gelişir. Her basamağın kendine özgü ihtiyaçları, çözülecek sorunları, hassas yönleri ve krizleri vardır. Normal kişilik gelişimi bu ihtiyaçların karşılanması, sorunların ve krizlerin çözülmesi ve o basamağın tamamlanması ile gerçekleşir.

Kişilik bozukluklarında kişinin bir parçası haline gelmiş tekrarlayan davranış biçimleri olur. Bu davranışlar aslında yaşanılan zorlukların üstesinden gelmek ve hayata uyum sağlayabilmek için kişinin farkında olmadan tekrarladığı davranışlardır. Fakat;

  • Kişi esneklik gösteremez, kendisine ve çevresine sıkıntı vermesine rağmen bu davranışları sürdürür.
  • Duygu, düşünce, algı, dürtülerin kontrol edilebilirliği açısından toplum için geçerli kabul edilebilecek sınırlardan sapmalar gösterir, açıkça aykırıdır.
  • Bu davranışlar yaşamın büyük bir bölümünde, örn. çocukluktan beri vardır.
  • Kişiye sıkıntı verir; mesleğini, hayatını, sosyal ilişkilerini etkiler.

Uluslararası tanı sistemlerine göre kişilik bozukluğu tanısı konabilmesi için kişinin bu şikayetlerinin başka bir psikiyatrik bozuklukla daha iyi açıklanamaması gerekir. Elbette kişilik bozukluğu da başka ruhsal bozukluklarla eş zamanlı olarak görülebilir.

Kişilik sorunlarını kişilik bozukluklarından ayıran da yaşanılan sorunların yaygınlığı ve ağırlığıdır. Biz psikoterapistler kişilik bozukluğu düzeyinde ağır yakınmaları olmayan fakat mevcut kişilik özellikleri nedeniyle insan ilişkilerinde sorun yaşayarak bizlere başvuran kişileri sıkça görürüz. Burada hedefler seçilecek psikoterapi yöntemine göre değişkenlik gösterir. Kişinin kendi yaşantısını olumsuz etkileyen temel sorun alanlarını ve bunların nedenlerini saptamak, kişinin çatışmalarını ve savunma mekanizmalarını anlamak ve yorumlamak, bunlara içgörü geliştirmesini ve uzun vadede kalıcı davranış değişikliklerini sağlamak bu hedeflerden bazılarıdır.